top of page

Kamu emekçileri, SGK önünden seslendi: Masaya kamu emekçilerinin talepleriyle oturun

Güncelleme tarihi: 1 Tem

KESK, SGK önünden toplu sözleşme taleplerini sıraladı. Sendika ayrımı olmadan mücadeleye çağırdı.
KESK, SGK önünden toplu sözleşme taleplerini sıraladı. Sendika ayrımı olmadan mücadeleye çağırdı.

2026-2027 yıllarını kapsayacak kamu toplu sözleşme süreci öncesi, Kamu Emekçileri Sendikaları Platformu’nun (KESK) çağrısıyla toplanan emekçiler, taleplerini sıraladı, yetkili sendikaya emekçilerin taleplerine kulak verme çağrısı yaptı. KESK adına Serhat Öztürk’ün okuduğu basın açıklamasında, “Artan enflasyon, gelir dağılımındaki adaletsizlik ve çalışma yaşamındaki esnekleşme, kamu emekçilerini güvencesizlik, yoksulluk ve gelecek kaygısı içine hapsetmektedir.” ifadelerine yer verilirken “Bu tablonun sorumlusu, emekçileri masada temsil edemeyen yetkili sendika ve siyasal iktidar ortaklığıdır” vurgusu yapıldı. Açıklamada Öztürk, yalnızca ekonomik değil; sosyal, özlük, demokratik ve mesleki haklarını da kapsayan bütünlüklü bir mücadele yürüttüklerini ifade etti.

 

Açıklamada kamu emekçileri, toplu sözleşme taleplerini şu şekilde sıraladı:


  • En düşük kamu emekçisi maaşı yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı, reel enflasyon esas alınarak maaşlardaki alım gücü kaybı telafi edilmeli, refah payı uygulaması hayata geçirilmelidir.

  • Taban aylık yükseltilmeli, tüm ek ödemeler emekliliğe yansıtılmalı, ek ders ücretleri %50 artırılmalı ve temel maaşa orantılı hale getirilmelidir.

  • Gelir vergisi dilimleri adil hale getirilmeli, az kazanandan az, çok kazanandan çok vergi alınmalıdır. 

  • Kira, yakacak, çocuk, kreş, ulaşım gibi tüm sosyal yardımlar artırılmalı, kira yardımı dahil temel yaşam giderlerine destek sağlanmalıdır.

  • Eğitim ödeneği, tüm eğitim ve bilim emekçilerine en az bir maaş tutarında verilmelidir.

  • Ücretli, sözleşmeli ve vekil öğretmenlik uygulamaları kaldırılmalı; tüm öğretmenler kadrolu ve güvenceli olarak istihdam edilmelidir.

  • Öğretmen alımında mülakat kaldırılmalı; güvenlik soruşturması, arşiv araştırması gibi antidemokratik uygulamalara son verilmeli, liyakat esas alınmalıdır.

  • KHK ile hukuksuz şekilde ihraç edilen eğitim ve bilim emekçileri görevlerine iade edilmelidir.

  • 3600 ek gösterge tüm eğitim ve bilim emekçilerine verilmelidir.

  • Geçmişe dönük cezai ve idari sicil kayıtları affa tabi tutulmalı, sicil affı hayata geçirilmelidir.

  • Angarya çalışmaya son verilmeli, mesai saatleri dışı görev tanımlarına son verilmelidir.

  • Kamusal ve parasız kreşler tüm kamu kurumlarında açılmalıdır.

  • Kadınlara yönelik mobbing ve ayrımcılığa karşı etkin yasal düzenlemeler yapılmalıdır.

  • Eşit işe eşit ücret uygulanmalı, mali ve sosyal haklar tüm kamu kurumlarında standart hale getirilmelidir.

  • MEB bünyesindeki idari ve teknik personelin özlük hakları ve çalışma koşulları iyileştirilmelidir.

  • Akademik ve idari personelin ekonomik, sosyal ve demokratik hakları güvence altına alınmalı; üniversitelerdeki ücret adaletsizlikleri giderilmelidir.

  • Kamusal eğitimin ticarileştirilmesine ve ÇEDES benzeri projelerle dinselleştirilmesine son verilmelidir.

  • Her öğrenciye ücretsiz, sağlıklı bir öğün yemek ve temiz su sağlanmalıdır.

  • Acilen en az 150 bin öğretmen ataması yapılmalı ve idari, teknik, yardımcı personel açıkları kadrolu istihdam yoluyla giderilmelidir.


Açıklamada Serhat Öztürk; “Grevli toplu sözleşme hakkımız başta olmak üzere tüm taleplerimiz için her alanda mücadeleyi sürdüreceğimizi kamuoyuna ilan ediyoruz.” dedi ve sendika farkı gözetmeksizin tüm emekçileri bu süreçte ortak mücadeleye çağırdı. Açıklamaya Disk Genel iş, Disk Birleşik Metal, Emekli sen, CHP ve 29 Ekim Kadınları derneğinin temsilcileri de katılarak destek verdi.

Comments


bottom of page